OLMAYAYAN ADALET DE ÖLDÜ
Değerli okurlarım; susma sustukça sıra sana gelir dedik,İsmail oğlu Reşit,kendin söyle kendin işit dediler..Değerli dostlarım,okurlarıma bir fıkra yazmak içimden geldi..MÜSLÜMANLIĞIMIZLA ONUR DUYARIZ, ASLA ŞÜPHEM YOK!
Dinlerin,insan gibi insanlarla gerçek müslümanlarla kimlerin sıkıntısı olabilir ki?
Hırıstiyan müsevi olabilir,beni ilgilendirmiyor,ülkemizde cenaze duyuruları,belediye hoparlörinden anosla veya cami minarelerinden sela ile duyurulmakta...Ama hristiyan ülkelerde kilise çanı ile duyurulmakta imiş..Kilise çanı bir kez çaldığında,sıradan bir kişi ölmüş anlamında, iki kez çaldığında,hatırı sayılır bir kişi ölmüş,üçüncü kez çaldığında devleti idare edenlerden biri ölmüş anlamına geliyor muş.
Mahkeme karşısında,haklı olduğu halde ağır ceza alan kişi,kiliseye koşar ve çanı beş altı kez çaldırır,ülke halkı kiliseye koşar,çanı çalan kişiyi yakalarlar,'kral da ölmedi adalet öldü,yargıç bana haksız ceza verdi.'der
Günümü şartlarında da adaletin ne olduğu belli yorumları okurlarıma bırakıyorum... Hoşçakalınız.
Kadir GÜL