Talep ETTİM! Takip ETTİM! Israr ETTİM

Aktif .

Talep ETTİM! Takip ETTİM! Israr ETTİM!

Talep takip ısrar! Onun başarısının arkasında bu 3’lü vardı. Kerameti kendinden bilmeden verilen emeği anlattı; daha doğrusu anlatmak zorunda kaldı. O’mu yapmış diyenlere karşı….Ordu Çevre Yolu’nun temelini atan, Ordu Giresun Havalimanı için ilk bileti alıp denize taşını atan, Orduspor’un süper lige çıkabilmesi adına tüm imkanları sunan bakanlığı döneminde Ankara Ordu arası adeta mekik dokuyan İdris Naim Şahin… Kendi döneminde Ordu’ya kazandırılan hizmetlerle ilgili konuştu İçişleri Eski Bakanı İyi Parti Ordu Milletvekili Adayı İdris Naim Şahin. Daha doğrusu anlatmak zorunda kaldı. Hükümetin gücü imkânı ile yapılan yatırımların neden şahsıyla özdeşleştirildiğini açıkladı. Kerameti kendinde aramadı ekip işiydi dedi ama Talep Israr Ve Takip Sistemiyle İdris Naim Şahin farkını ortaya koydu.

Eski İççileri Bakanı İdris Naim Şahin, en rütbeli makamlarda oturup memleketini unutanların aksine yarım kalanları tamamlamak yeni yatırımları Ordu’ya kazandırmak için hemşerilerinden destek istiyor. Kendisine gösterilen ilgiden de memnun.

SAHA ŞUNU DİYOR: "İYİ Kİ GELDİN"

Şahin: "Saha bizi bu bozuk düzenden, kötü yönetimden bu nobran, kibirli yönetimden, bu hukuk dışı uygulamaları had safhaya çıkmış, yalanı diz boyu olmuş, sözünü tutmayan, ne dediği de anlaşılamayan bu yönetimden kurtarın" diyorlar. Tabi bireysel olarak bana demiyor. Beraber olduğumuz arkadaşlara diyor. İttifak halinde olduğumuz diğer partilileri de kastederek "Bizi bu yıpranmış, yorulmuş ne dediği belli olmayan, onların kendilerinin tabiriyle at izinin it izine karıştığı, sapla samanın karıştığının bizatihi yönetenler tarafından ifade edildiği bu yönetim tarzından bizi kurtarın" diyorlar. Dedikleri bu. "İyi ki geldin" diyorlar. Ben de "İyi ki geldik" diyorum ve "İyi Parti'den geldik" diyorum. İyi Parti’nin ismi de iletişimimizi son derece kolay kılıyor. Yani bu kolaylığı da yaşadığımı ifade etmek isterim.”

“BİZİM ARAMIZA YALANCILAR İFTİRACILAR GİREMEZ”

Aslında ağzından dökülen her cümle İdris Naim Şahin’in farkını, bir memleket sevdasını ortaya koyuyordu. Sözlerden öte Karadeniz Akdeniz Yolu’nun kendi döneminde yüzde 95’lık kısmının tamamlanması geriye kalan yüzde 15’luk bölümde ise aradan geçen 10 yıla rağmen bir sonuca varılamaması da zaten kelimeleri kifayetsizleştiriyordu. İşte bu yüzden “bizim aramıza yalancılar iftiracılar giremez” dedi. Herkesin aklına gelenlere o cesaret eden isim olarak verdiği emeğin haklılığıyla konuştu : “Mesele ne? Yeniden Ordu’ya geldi, yeniden ordu'da bir şeyler değişecek. E bundan rahatsızlık kim duyar? Normal insanın rahatsızlığı yok. Millet "yeter! Niye geç kaldın?" diyor bana. "Neredesin?" diyor. Birileri de diyor ki "Niye geldi o?" e canım, sana ne ya? Yani ne diyeyim? Niye ben aday olmayayım? Bana bu teklif gelmişse ben bu görevden kaçmamışsam bana niye kaç diyorsun ya? Bu hakkı nereden alıyorsun? Bu hangi anayasada, hangi hukukta var, hangi ahlakta var? “

Soru şu: İdris Naim Şahin , Ak Parti’nin güçlü bir ismi , siyasetin hatırı sayılır bürokratı ve şehrine aşık biri olmasaydı Ordu Giresun Havalimanı 528 iş gününde tamamlanır, Ordu Çevre Yolu temeli atılıp hızlıca ilk etabı yapılır ,Ünye Devlet Hastanesi başta olmak üzere kamu yatırımları hızlanır, Orduspor madden ve manen güçlenip aldığı destekle süper lige çıkabilir miydi?Şahin bu soruya şöyle cevap verdi:

“BEN OLSAYDIM…”

“İvan İvanovic'in bir oyunu vardır, tiyatrosu İvan İvanovic'in "var mıydı, yok muydu?" Eğer takibini doğru yapan birileri olmazsa Ordu, "var mıydı, yok muydu?" tiyatrosuna döner hadise ve bugün de dönmüştür. İki bin on ikide temeli atılan, normalde bitirilmesi gereken süresi üç yıl olan ordu çevre yolumuz iki bin on iki, iki bin yirmi üç. Kaç yıl? On bir yıldır henüz bitmiş midir? Bitmemiştir. E o zaman şimdi ne diyelim burada? Eğer birileri veya devlet kendiliğinden yapıyor ise niye bitmedi? Niye yapılmadı? Yüzde doksan beşi iki bin on üç yılında bitmiş olan dere yolu projemiz, Ordu - Sivas'a bağlanan Mesudiye üzerinden dere yolu projesinin yüzde beşlik kısmı iki bin on üç iki bin yirmi üç, on yıldır bitmiş midir bitmemiş midir? Veya bitmemişse niye bitmemiştir. Eğer ben şunu rahatlıkla söyleyebilirim, siyasetin içinde devam ediyor olsaydım bugün bunları konuşmuyor olacaktık. Bunu da net söyleyeyim.”